20 Mart 2010

51 promil


İçimdeki çocuğu öldürdüm mü öldürmedim mi bilmiyorum ama içimde alkol sayısıyla doğru orantılı olarak büyüyen bir ergen olduğu dün sarhoş kafayla mesaj atmamla netleşti. Mart ayındayız diye hormonlarım kontrolü ele mi geçirdi yoksa evren bir mesaj mı vermeye çalışıyor anlamadım ama bu durumun yarattığı histen en kısa zamanda uzaklaşmalı. Hayır yani içimde biriktirdiğim kin ve beyin sinyallerim mesaj atmak neymiş ona kafa atmak lazım diye bağırırken , vücudum 51 promili görünce eller o telefona gitmemeli. Hayatımıza renk gelsin , çeşitliliği artırıp bünyeye dayanıklılık kazandıralım diye kafamız güzel olsun dedik daha kanımızda hala alkol gezinirken sarhoş kafayla mesaj attığın kişi bir sevgi ölçütü olabilir mi sorularıyla baş başa kaldık ben ona üzülüyorum..

bir film bir kitap..



- iki saat sonra kalabalığın içinde,sinemadan dar bir sokağa çıkan sanki başka birisiydi.düşünüyordu: " çağımızda geçmiş yüzyılların bilmediği,kısa ömürlü bir yaratık yaşıyor.sinemadan çıkmış insan.gördüğü film ona bir şeyler yapmış.salt çıkarını düşünen kişi değil.insanlarla barışık.onun büyük işler yapacağı umulur.ama beş-on dakikada ölüyor.sokak sinemadan çıkan insanlarla dolu;asık yüzleri,kayıtsızlıkları,sinsi yürüyüşleriyle onu aralarına alıyorlar,eritiyorlar."saatine baktı:dörtbuçuğa beş vardı."eve gidip okusam."durağa yürüdü."bunları kurtarmanın yolunu biliyorum.kocaman sinemalar yapmalı.bir gün dünyada yaşayanların tümünü sokmalı bunlara.iyi bir film görsünler.sokağa hep birden çıksınlar..." -
Yusuf Atılgan - Aylak Adam



Evine bir tek bile korsan kitap sokmayan, üniversite yıllarında şu an benim hayranlıkla okuduğum insanlarla aynı havayı solumuş bir babanın , hiçbir sanatsal aktiviteyi kaçırmayan bir annenin kızı olmak küçük yaşlarda başlattı
demekki içimdeki sanat sevgisini.Öğle vakti herkesin kitabını alıp kenara çekildiği bir ailede büyüdüm ben.Akşam yemeklerinde yazar çizer takımının konuşulduğu dünyanın kurtarıldığı sofralardı bizimkisi de.İpek Ongunlarla Gülten Dayıoğlularla başlayan kitap okuma sevgisi daha liseye geçmeden klasikleri bitirmekle sonuçlandı.Yüzlerce takıntım bir yana hala kendi evimde kendi yatağımda birşeyler okumadan uyuyamam.Yaş ilerledikçe kitabın yanına sinema geldi.Orhan velinin İstanbulunun orta yeri sinemaydı ya benimde hayatımın orta yeri sinema olmuştu artık.Çoğu sinemasever oyunculardan başlar sevmeye. Hala bilmem oyuncu isimlerini o kadar filme rağmen.Ben yönetmenlerden başladım sevmeye. İlk aşkım Pedro Almodovardı. Onun estetiği, olayları anlatış biçimi ,bahsettiği dünyalar ve o mukemmel müzikler daha ilk filmlerinde büyülemişti beni.Şu an bakınca -gerçek ya da mecaz - tüm aşklarım arasında en doğru seçimi yapmışım diyorum.Zaten bizim kadar anlaşan bir çift tanımıyorum. Ben zamanı ileri almayı , kırıp bükmeyi, geri dönmeyi , zamanın üstesinden gelmeyi seviyorum.Bir filmi izlerken tamamen tek başıma kalmayı seviyorum.Bir sahne görüyorum , sırf bu sahne gerçek olsun diye çekiliyor tüm filmler diyorum..Hayatımdaki tüm beyazlardan vazgeçip bu beyazı koruma altına almak istiyorum.Alnından öpüp helalimsin demek istiyorum.

Starry Night Over the Rhone



Çankaya Belediyesi tarafından 5-30 mart tarihleri arasında Vincent Van Gogh'un Peşinde Modernizmin İzinde Sergisi düzenleniyor.Ankaralı olmak lazım bu etkinliklere gitmek lazım.

18 Mart 2010

Kızlar için adım adım ayrılık rehberi



Bu yazının sonu zamanla her şey unutulur zamana bırak yeter ilkesine dayandırılmayacak. Evet öyle zamanla her şey unutulur bu cepte.Ama sen hic tanımadığın bu blog sahibesinin üstelik benim tavsiyelerimden medet umacak kadar düştüysen , eminim çevrendeki 874131654161 kişi 65646161 defa ‘zamanla unutucaaaksın’ demıstır.Ama bebeğim time takes too much time.Zamanla unutunca da geriye gelmiyor ki hem.Ben bir şeyleri zamanın eline bırakmaktansa ışın kılıcımı zzjjjjjjjjjjjwiiiuppp diye açıp star wars senfonisi eşliğinde savaşmak istiyorum.
Şimdi en başta yapmamız gereken bu yazıyı okurken bile fonda çalan o acı hayat müziği kapaman.Kral tv top 10 listesı bile her hafta değişiyor sen de liste ayrıldığınız günden beri aynı maşallah.Bu kafayla olmaz,o şarkılarla olmaz.En kalitelisinden demet akalınlarla nil karaibrahimgillerle donatıcaz seni.Sözlerim sana ağır mı geldi ağzına mı sıçtım affedersinle başlayıp yemem ben artık bunları ters düz ettim hayatımı ile devam edip gazı köklicez.Bir sonraki aşamama ingilizce eğitim veren okulda okuyup zamanında essay yazma zorunluluğuna tabi tutulmuş biri olarak secondly diye başlayacağım şimdiden uyarıyım.
Secondly, sunu kabul etmelisin ki tek ayrılan siz değilsiniz. Ne yaşadıysan yaşadın aynılarını bu dünyada milyonlarca kişi daha yaşadı. Sen bir ucube olduğun için bu senin başına gelmedi yani. Bu telaş bu çırpınış en başından gereksiz bi kere.Ne eksiltir senden ayrılmanız? Seni artık istemeyen birinin sözlerini mi alır götürür uzakalra? Sana kendini verecek kadar bile kendinde olmayan, surekli bir şeyler arayan birinden mi mahrum kalırsın? Bu soruların hepsi çoktan seçmeli, erkeklerin hepsini toptan geçmeli.
Thirdly; sen şimdi çok asığım ölüyorum diye geziyorsun ya onun yarısı kadar aşık değilsin inan bana. Zaten kırılan da kalbinden daha çok egon. O yüzden bu stepte egonu yerine getiricez. Alışveriş yap ama öyle böyle bir alışveriş değil tam bir bakım timsali gibi gel karşıma. Bunu asla giymem çok iddialı dediğin her şeyi al. Süs olsun diye almıyoruz tabi onları. Topluyorsun kızları çıkıyorsun dışarı. Artık karaoke mi olur kop kop mu fasıl mı orası da sizin derdiniz.
I'd finally like to point out, as a final word geldi bahar ayları olma yayık ayranı. Hemen baska birini bul ama burada önemli olan senın bu rebound guy diye Amerikan dizilerinde tasvip edilen genç çocuğa kafayı takma. Take it easy. Bu dizilerde hep ona aşık oluyor esas kız sakın diyim bak en başa döndürme bizi.
To sum up : alt tarafi bir elma yedik beraber zehir zıkkım oldu bize bal badem…

Pain is inevitable. Suffering is optional.

trouble is a friend of mine.

17 Mart 2010

oldies but goldies


Sex and the city'nin supersonik bir bölümünde Carrie her zamanki gibi..I couldnt help but I wonder..diye baslar.Beyaz atlı prens hiç gözükmeseydi Pamuk Prenses uyanır elmayı tükürür sperm bankasından sperm alır ve bir kredi hesabı actırıp ev sahıbı olmaya calısır mıydı?
Universite yıllarının bitmesine sayılı zaman kalmısken ve biz hala single kategorisindeyken artık dar cevremız ve kırısıklık baglamıs yuzlerımızle tercıh sebebı olmayacagımız bunalımından yenı yenı cıkmısken,60 yaslarında yalnız yasayan bır tanıdıgmızın gece yarısı evde düşüp kalcasını kırdıgı ve kendını komsulara duyurmak ıcın harcadgı caba adlı hıkaye 22 yasımızda bizi tekrar evde kalma korkusuyla bıraktı.Gercekten de "35'e kadar böyle sex and the city kıvamında takılmak güzel de ondan sonrası zor " kafasına baslayınca sunu farkettım ki tek tasımızı kendımız alabilecek güce bile gelmeden unumuzu elemiş eleğimizi asmısız. Artık ya gecen gün konserde ne kadar cok eglendık muhabbetlerınden o gun bır yer kesfettık cok huzurlu böyle sarabını alıcaksın.. dialoglarına gecmısız.Bizim mi içimiz gecti hayat mı bizi yordu onu anlamadıgım ıcın acilen eski sevgiliye demet akalın sarkıları esliğinde küfür etme moduna gecmek, şöyle bir silkinip satenleri giyip üniversitenın ilk yıllarındaki kop kop mantelitesine ulasmak lazım, bunları gecmek lazım.Yeni bir hayat gerisi bayat,kendime yeni bir ben lazım.

16 Mart 2010

gel bu eli saymayalım.

Bu benim basıma gelmıs olamaz dersiniz,kendinizi aldatılan kadın statusune sokmayı yediremezsiniz.Ertesi gün uyandıgınızda bunlar gercekten yasandı mı diye dusunmekten kendınızı alamazsınız. Bir gün gelir ayrılırz ama o hep benım ıcın cok özel olucak dediğiniz kişinin bu kadarını yapmıs olabılecegını kabul etmek ıstemezsınız.O bile bana bunu yapmıssa ben baska ınsanlara nasıl güvenebilirim soruları döner kafanızda.
Ilıskınızın her anını bastan yasarsınız.Acaba bu sözde böyle bi anlam mı vardı, acaba o gun ulasamadıgımda o kızla mıydı?
Ne zaman basladı ılıskıleri? Neden ben değil de o? Aldatılmanın en kötü kısmı kendini diğer kızla / erkekle karsılastırmaktır.
Benden daha mı güzel daha mı yakısıklı daha mı zeki? Benden farklı ne paylastı onunla? Ne konustular? Ne giymişti ilk bulustuklarında? Benim aldıgım kazagı mı?Nereye gittiler peki? Tunalıya mı bahcelıye mi ? Aldatılmak kendini diğer kızla karsılastırmaktır.Kendini gereksiz yetersiz kötü çirkin bilgisiz beceriksiz hissetmektir.Ben kendimi böyle ezik görüyorsam ınsanlar bana nasıl bakıyor kaygısı baslar sonra.Siktir et insanları demek kolaydır uzaktan bakana..Aldatılmak;kendini değersiz hissetmenin dibine vurmaktır. O kadar cok soru gecer ki aklından.Ben bunu hakedicek naptım? Bosver demek kolay olsa da bosveremez o kadar kolay aldatılan ınsan…Kim ne derse desin, aldatmak eylemi kazanmanın sonucudur..Nolursa olsun geri veremezsin aldiklarini..geri verilmez hicbir yanilgi..

the end is not as fun as the start..



Beyin her ne kadar 'mantıklı ol,mantıklı ol' sinyalleri yollarsa yollasın bazen sinir katsayısını kontrol edemiyor.
Meslek lisesi kat 1 kafasından ne kadar uzakta olsan da 'dövdürsek onu , bir kırmızı ısıkta cıksın karsıma ben ne
yapacagımı bılıyorum' kafası yasatıyor insana.Ünlülerin evlilik sözleşmelerini bilmem ama, yaş ne olursa olsun ilişki ne kadar
ciddi ne kadar sikko olursa olsun bir anlaşma yapılmalı.1 yıl süren bir ilişkinin ardından 'cok yakın arkadasım', ayrılıktan
bir ay sonra 'bu da benım yeni sevgilim fatmacan ver bi alt duduş hayatım 'şeklinde tanıstırılmamalı,yasalar gereğince bu kafa yasaklanmalı.
Bir ilişki yaşandı diye iki taraf da hayatındaki tüm kararları o sürece göre degerlendirsin demiyorum ama en azından bir ayda su medeniyete ulasmasın.Ha diyosa ki yok ben duramıyorum illa biriyle cıkıcam onu da gelip seninle tanıstırıcam önceden haber versin biz de ona göre hazırlıgımızı yapalım. Her ne kadar söz konusu aşk meşk ilişkileri olunca salla gitsin kafasında biri olsam da birileri siktir olup giderken senin hayatından, ardından yerin dibine gömülen sen oluyorsun sadece...

15 Mart 2010

got a soundtrack in my mind,all the time.

kendini anlatma isteğinden midir yarınki sunumu erteleme isteğinden midir yoksa damarlarımda gezen en baskın hissin sıkıntı oldugu su zamanlarda oyalanma hissinden midir bilemiyorum. The consequence of sounds in my mind diyerek bir başlangıc yapalım.